Miles oturup düşüncelerini toparlayabileceği bir yer arıyordu, belki çiçeklerin olduğu bir yer. Neyse ki bir noktada tam da onu bulmuştu!
Miles ne yapması gerektiğini düşünürken düşüncesizce bir çiçek tacı yapmaya başladı. Bir süre sonra omzuna bir el konuldu ve zıplayarak elin sahibine baktı. Ayrıca çiçek tacını düşürmüştü.
"Ah, üzgünüm canım. Sadece ben." Ella elini çekip çiçek tacını alarak söyledi. "Bir şey düşürdün."
Ella, Miles'e çiçek tacını taktı, Miles tüm zaman boyunca Ella'ya bakıyordu. Ella'nın neden burada olduğunu anlayamamıştı. Ayrıca Ella'yı düşündüğü için endişeliydi.
"Ben buraya gelip düşünmeyi seviyorum, ya sen?" dedi Ella oturarak.
"Ben de... Düşünürken çiçek taçları yapıyordum." diye cevapladı Miles.
Ella mırıldandı ve Miles'e katıldı. "Ne düşünüyordun?"
"Ah, şey..." Miles bir an düşündü. "Sanırım... Duygularım olabilecek biri hakkında."
"Gerçekten mi? Chet, değil mi?" diye sordu Ella.
"Aslında..." Miles iç çekti. Onları izleyen biri uzaktan bakıyordu.
"Şey... Başka birini düşünüyordum. Mesela bir kız." Miles bir süre sonra cevap verdi.
"Kim olursa olsun, seni yanında bulundurduğu için şanslı olurdu." Ella gülümsedi.
Miles bir meme'e atıfta bulunmayı düşündü ve kıkırdadı. "O zaman şanslı ol."
Ella şaşkınlıkla yukarı baktı. "Ha?"
"Şanslı ol ve bana sahip ol... Eğer istersen. Ben şey..." Miles tekrar gerginleşmeye başladı. "Senden hoşlanıyorum, açık olmak gerekirse."
Ella gülümsedi ve bitmiş çiçek tacını taktı. "Ben de senden hoşlanıyorum."
Ella, Miles'ın elini nazikçe tuttu ve başparmağıyla ovuşturdu. Bu, Miles'ın kızarmasına ve genişçe gülümsemesine neden oldu, Ella'ye karşı hissettiği birçok histen biri de buydu. Ella çok nazik ve şefkatliydi!
Tam o sırada biri Miles'in arkasından koşarak gelip onu yakaladı. "AH!"
"Benimle olman gerekiyordu! O masal prensesiyle değil!" diye bağırdı Chet öfkeyle.
Ella daha sonra Miles'i Chet'ten uzaklaştırdı ve arkasına aldı. Ella, Chet'e dik dik bakarken onun elini şefkatle tuttu.
"Miles'e kiminle olacağını söyleyemezsin! Miles kiminle olmak istediğini seçebilir ve sonunda bu kişi ben olmasam bile, kesinlikle sen olmayacaksın." Ella, Chet'e hırladı.
"Ben ‘’ateşli’’ olanım! Miles sevimli bir kız! Bu, televizyondaki her hetero çiftin kombinasyonu!" diye bağırır Chet.
Miles aniden çıkan kavga yüzünden çok paniklemişti ve sadece Ella ile yalnız kalmak istiyordu...
"Defol git buradan! HEMEN!" diye emretti Chet'e.
"Chet Kulübe alanına gelebilir miain?" Uzaktan gelen hoparlörlerden duyuluyordu. (Hoparlörü sunucudan kapmış bir Laurie)
"Bu henüz bitmedi." dedi Chet ve uzaklaştı.
Chet gittikten sonra Ella, "İyi misin?" diye sordu ve ikisini tekrar oturttu.
Miles başını sallar ve Ella'nın içine saklanır. Ella nazikçe Miles'ı tutar ve onu rahatlatmak için elinden geleni yapar.
"Birine çıkma teklifinde bulunmak için acele etmene gerek yok. Birbirimizden hoşlanıyoruz ama benimle çıkmak isteyip istemediğini düşünmelisin." dedi Ella, sırtını ovuşturarak ve ellerini Miles'ın saçlarında gezdirerek.
"Bu yüzden... seninle çıkmak istiyorum." Miles kaygı dolu beyninden boğuk bir sesle konuştu.
Ella buna kıkırdadı ve onu rahatlatmaya devam etti. "Tamam, o zaman daha sakin olduğunda bunu konuşabiliriz."
Saatlerce birçok şey hakkında konuştular. Etiketler, sınırlar ve istedikleri her şey hakkında sohbet etmek. İkisi de kız arkadaş olmak istediklerine karar vermişlerdi ve gerisi tarih oldu.
Note: Nadir rarepair shiplerini seviyorum. Aklıma ilk bu geldi. Başka rarepairlar için benimle kalın ;)